23 Nis 2014

Bay Kibirli ile 100 Gün, 2004

   Tarzı komedi olan filmimizde, hayal aleminde uçan liseli bir öğrenciyle, oldukça ukala bir üniversite öğrencisi arasında geçen olay anlatılıyor. Filmin üzerinden şöyle kısaca bir özet geçmek isterim.
       
    Esas kızımız Ha-Yeong (Secret Garden izlediyseniz eğer hemen tanırsınız Gil Ra Im'i) un rüyasıyla başlar film. Arkadaşlarına rüyasında prens gördüğünü ve ne anlama geldiğini sorar, arkadaşları da yakında biriyle tanışacağına işarettir der. Birbirleri arasındaki diyalog cidden komik. Avare kızımız o gün bitirdiği ilişkinin ardından üzüntüyle sokakta fink atarken yerde eciş bücüş duran teneke gazoz kutusuna tekmeyi basar ve fırlar. Tak! Bay Kibirli'nin kafasına. O sırada -üstü açık-  araba sürdüğü için kafasına aldığı darbeyle direksiyonu kırar ve duvara toslar. Sinirle kıza doğru seslenir ve 'Az kalsın ölecektim, zararı öde' der. E tabi ki öğrenci milleti ne para var ne pul, üstelik saraylara layık bir arabanın küçücük bi çiziğine ödemesi gereken paranın bedeli,  kendisini satsa ödeyemeyeceği kadar fazla. Bay Kibirli de bir antlaşma önerir. Günlük 30 kağıda bedel yüz gün boyunca kölesi olmasını ister. Böylece borcunu bu şekilde ödemiş olacaktır avare kızımız. El mecbur kabul eder, napsın!! Bundan sonrası size kalmış, aralarında geçen efendi-köle ilişkisi ne boyutlara ulaşacak görelim bakalım, Iyi seyirler:)

   
     -Yazık kızımıza ne kölelikler ettirdi, hala sırıtıyor, ama filmin sonunda adama nihayetinde ısındım


    -Ay Savaşçısı taklidi yaparken kadını korkuttuğu an, cidden komikti :)
 
                                                 -Efendi'nin köleye olan müthiş merhameti.

       Aklımda asılı kalanlar:
1- 
Avare kızımızın arkadaşları beni benden aldı, herkesin o tür arkadaşları vardır mutlaka, akılları fikirleri başka şeylere çalışıyor :)

2- Kızımızın performansı güzeldi fakt bazı kızması gereken yerlerde kendini tutamayıp ağzının bi kenarının kaymasını engelleyemediği sahneler vardı. Ha güldü gülecek :)


3- Sizin fikrinizi bilmem ama başka bi erkek oyuncu oynayabilirdi pek yakıştıramadım. Üstelik Türk kızlarına özgü olan balık etliliğine ne demeli :) Belki benim sevdiğim oyunculardan biri olan Gong Yoo bu filme çok yakışırdı diye düşünüyorum. Bazı bölümlerde de çok alçak sesle konuşuyordu acaba mikrofonda mı sorun vardı?
                                                                                                                            Öpüldünüz**